“NİSAN AYINDA SU FATURALARINI BİZ ÖDEYECEĞİZ”

Cumhur İttifakı Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cüneyt Yüksel, Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası Enis Sülün Konferans Salonu’nda projelerini açıkladı. Yüksel’in programına Orman ve Su İşleri eski Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti Tekirdağ İl Başkanı Ali Gümüş, MHP Tekirdağ İl Başkanı Süleyman Fethi Şirin, İlçe Belediye Başkan Adayları, AK Parti ve MHP İlçe Başkanları ve basın mensupları katıldı.

“GÖNÜL KÖRPÜLERİ KURACAĞIZ”

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan programda konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Yüksel, Tekirdağ’ın gelecek vizyonunu belirleyecek projeler hazırladıklarını belirterek; “1 milyon 250 bin hemşerimiz, 872 bin seçmeni ile birlikte, şehrimizin bundan sonraki gelecek vizyonunun belirleneceği çok önemli bir tercihte bulunacaklar. Bizler belediye başkan adayları olarak Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994 yılında İstanbul’dan başlattığı gönül belediyeciliği hizmet anlayışını, gerçek belediyecilik vizyonuyla taçlandırmak ve Tekirdağ’ımızın 11 ilçesinin yarınlarına, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere hedef gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarma gayretiyle bugün huzurlarınızdayız. Bu akşam ilimizin 373 mahallesinde yaşayan, 7’den 70’e tüm vatandaşlarımızı kucaklayan, gelecek 50 yılımızı şekillendirecek vizyon projelerimizi sizlerle paylaşacağım. 1 Nisan’dan itibaren ekeceğimiz tohumlarla bizden sonraki nesillere daha büyük projeler gerçekleştirmesi için öncü ve örnek olacağız. Sosyal belediyecilik anlayışımızın bir yansıması olarak öncelikle ilçelerimizin birbiriyle olan entegrasyonunu artıracağız. Örnek olarak Saray’da yaşayan vatandaşımız Şarköy’e yabancı olmayacak. Hemşerilerimiz kentimizin dört bir yanındaki tarihi ve kültürel varlıklarımızı yakından tanıyacak. Hemşerilik bilincimizi artıran etkileşimle pekişecek. Biz bunu gerçekleştireceğiz. Gönül köprüleri kuracağız. Şehrimizin kimlik arayışı konusu yıllardır bir türlü cevaplanamadı. Yani, sanayi, tarım, turizm lojistik şehir dinamikleri maalesef bir türlü şekillenemedi. Asya ve Avrupa’nın kesişim noktasında, iki denize kıyısı olan ve tarih boyunca birçok  medeniyete ev sahipliği yapan, bir tarafta İstanbul’a olan yakınlığı, diğer tarafta ise Avrupa’ya açılan kapıları olan Tekirdağ’ımız Kuzeyinde Sanayisi, Batısında tarımı, güneyinde lojistiği, doğusunda tarihi ve kültürel zenginlikleri ile hak ettiği değere kavuşacak” diye konuştu.

“SUSUZLUK VE ALTYAPI SORUNLARI HAT SAFHADA”

Tekirdağ’ın tüm ilçelerinin sorunlarını çözeceklerini ifade eden Yüksel; “Projelerimizi il genelinde uygulayacağımız ve ilçelere özel olarak iki ana başlıkta ifade edeceğim. Tüm projelerimizi tüm detaylarıyla birlikte anlatmak elbette günler alabilir. Bu akşamki tanıtım toplantımızın ardından internet sitemizde yayınlayacağımız projelerimizi tüm vatandaşlarımız inceleme imkanı bulacak. Neredeyse tüm ilçelerimizi ilgilendiren sorunların başında gelen ve önümüzdeki birkaç yıl içerisinde bildiğiniz gibi İstanbul’da 1994 yılında Cumhurbaşkanımız İstanbul Belediye Başkanlığı görevine geldiğinde çöp yığınları, susuzluk, Haliç’in pis kokusu tüm İstanbul’u sarar haldeydi. En büyük sorunların başında susuzluk ve Haliç’in kokusu vardı. Çöp dağlarına vesaire hiç girmiyorum. İlimizin şu anki tablosuna baktığımızda susuzluk ve altyapı sorunları hatsafhada. Yılda yaklaşık 85 milyon metreküp içmesuyu tüketimi olmakta ve bunun yüzde 85’i yeraltı su kaynaklarından karşılanmaktadır. Bunun da yaklaşık 3 katının sanayi kuruluşları tarafından yeraltı kaynaklarından çekildiğini düşündüğünüzde 700 metre derinliğe inen su kaynakları durumunun son derece zayıf olduğunu görebilirsiniz. Bununla birlikte kuyulardan gelen içme sularımıza demir, mangal ve metal yığınları karışır hale gelmiştir. Musluklarımızdan akan su kokan ve çamurumsu bir hal almış, kayıp kaçak oranımız yüzde 40’ları bulmuş ve tüm bunlar yetmezmiş gibi Tekirdağ Türkiye genelinde en pahalı su faturası ödeyen bir kent haline gelmiştir. Bu karamsar tablodan nasıl kurtulacağımızı anlatan projelerimizi hazırlamamıza önderlik eden sayın bakanımızı birazdan sahneye davet edicem. 1994 yılında İstanbul’da mahalle çeşmelerinde onlarca insanın kuyruk beklediğine şahidim. Sokakların tamamında çöp dağlarına şahit olduk. Haliç’in etrafında oturan vatandaşlarımız birçok kokuyla ve görüntü kirliliğiyle yaşamış insanlarımızın hallerine şahit olduk” dedi.

“BENİ DE TEKİRDAĞ’IN HİZMETKARI OLARAK GÖRÜN”

Yüksel, sonrasında proje tanıtım toplantısına katılan Orman ve Su İşleri eski Bakanı Veysel Eroğlu’yu kürsüye davet etti. Eroğlu, burada yaptığı konuşmasında Ergene Nehri ve Tekirdağ’ın su sorununa çözüm için yapılabilecek çalışmaları aktardı. Eroğlu; “Tekirdağ’ımızın basını da çok güçlü. Buraya sürekli gelirdik, inşallah bu saatten sonra bir ayağımız da burada olacak. Çünkü Cumhurbaşkanımız şubat ayında geldiği zaman Tekirdağ konuşuldu. ‘Tekirdağ’ın mutlaka gerçek belediyeciliğe kavuşması lazım, o yüzden ne duruyorsunuz’ dedi. Biz de bir hizmetkarınız olarak buraya geldik. Biliyorsunuz 1994’te susuz İstanbul’u 2071 yılına kadar su problemi olmayan bir şehir haline getirdik. Benden sonra bir litre su getirmedi mevcut yönetim. Altyapısını kurduk, yaptıklarımızı söylemeye gerek yok, millet zaten biliyor. Beni de Tekirdağ’ın bir hizmetkarı olarak görün. Burası için ne gerekiyorsa yapıcaz efendim. Tekirdağ’ı hep birlikte çiçek gibi yapacağız. Büyükşehir belediye başkanımız, ilçe belediye başkanlarımızla birlikte Tekirdağ’da muazzam bir dönüşüm başlatalım. Bunu başlatmak zor değil. Bunun için bilgi, tecrübe, cesaret ve liyakat gerekiyor. Bu da Cumhur İttifakı’nda var” dedi.

“227 MİLYON METREKÜP SU TEKİRDAĞ’A GELECEK”

Tekirdağ’ın su sorununu çözeceklerini ifade eden Eroğlu; “Merkezi idarenin işi başkadır, mahalli idare dediğimiz idarenin işi başkadır. Büyükşehir Belediyesi, TESKİ’nin işi başkadır. İstanbul’da bütün barajları, İSKO’ları biz yaptık. Hatta benim Tekirdağ’a borcum var. Bir kısım suyu Istranca Ormanları’ndan aldık, o yüzden borcumuz var. Biliyorsunuz ilmin zektı vardır, ilmin zekatını da buradan ödeyelim diyorum. Burada yapılacak çok güzel işler var. İmkansız diye bir şey yok. Merkezi yönetim ve mahalli idareler bir olduğu zaman bütün meseleleri çözeriz. Tabi biz kısmen Şarköy ve civarına, Naipköy Barajı’ndan Süleymanpaşa’ya su getirdik. Saray’a baraj yapıyoruz. Bütün susuz kalan Çerkezköy, Çorlu gibi ilçelerimize su vermek için hazırlanıyoruz. Yeraltı sularımızı da biliyorsunuz korumamız lazım. Trakya Gelişim Projesi diye bir proje geliştiriyoruz. İnşallah ne kadar baraj gerekiyorsa o kadar yapacağız. Meriç Nehri’nin sularını buraya getirmek için çalışma hazırladık. Ne kadar gelecek biliyor musunuz? Yılda 227 milyon metreküp su Tekirdağ’a gelecek. Bunu yapacağız. Çok projemiz var. Esas başkanımızı dinleyeceğiz. Çok güzel projeleri var. Bunları yapma sözü veriyoruz. Cumhurbaşkanımızla, bakanlarımızla, büyükşehir belediyemiz ve ilçe belediyelerimizle bunları başaracağız. Altyapı burada çok kötü. Ben İstanbul’da 80 yıllık su kesintisini 8 ayda kaldırdım. 1 Ocak 1995 saat 08:59’dan sonra İstanbul’da su kesintisi olmayacak dedim. Basın mensupları sordular, ‘Olursa ne yapacaksınız’ diye. Sultanahmet Meydanı’nda kendimi asacak halim yok, askerden sonra kesmediğim bıyıklarım vardı. ‘Bıyıklarımı keserim’ dedim. Allah’a şükür şu ana kadar bıyıklarım yerinde. Cüneyt beyin de bıyıkları var” dedi.

“TEKİRDAĞ’I HEP BİRLİKTE ÇİÇEK GİBİ YAPACAĞIZ”

Tekirdağ’ı çiçek gibi yapacaklarını ifade eden Eroğlu; “Şebekede kayıplar vardı. Biz öyle sistem kuracağız ki SCADA sistemleri ile Tekirdağ’ın altyapı kayıpları anında görülebilecek, müdahale edilecek. Ergene ile çok çalıştık. 4 buçuk milyar TL harcandı. 15 paket vardı, 12 paketi yüzde 100 bitti. O kadar çok dere ıslah ettik ki, aşağı yukarı 395 kilometre dere ıslah etmişiz. Şimdi atıksu arıtma tesislerini sulamada kullanmak için de bir seferberlik başlatacağız. Ağaçlandırma, erozyon kontrolü yapacağız. OSB kanunları da çok büyük gelişim gösterdi. Ergene derin deşarjı bitti. Oksijen seviyesini iyi noktalara getirdik. Daha da yapılacak işlerimiz var. Başkanımız başlasın, sonrasında Tekirdağ’ı hep birlikte çiçek gibi yapacağız” ifadelerine yer verdi.

“NİSAN AYINDA SU FATURASI ÖDEMEYECEKSİNİZ”

Sonrasında Yüksel, il genelinde ve ilçelere özel yapacağı projelerini basın mensupları aracılığıyla halka açıkladı. Tekirdağ’da birinci önceliklerinin su sıkıntısını çözmek olduğunu aktaran Yüksel, kayıp kaçakları da en aza indireceklerini ifade etti. Kayıp kaçak bedellerinin halktan alınmayacağını aktaran Yüksel, göreve geldiğinde nisan ayı faturalarının alınmayacağını belirtti. Yüksel; “Kampanyadaki projelerimizi tanıtmaya başlamadan önce hemşerilerimize 2 müjde veriyorum. Biz kayıp kaçak bedellere çok para ödedik. Tekirdağ belediyesi taşın altına gövdesini koyması gerekirken kayıp kaçak bedellerini de Tekirdağ halkına ödetti. Biz de Büyükşehir belediyesi olarak bu bedelleri halkımızdan almayacağız. Halkımızdan özür neticesinde nisan ayı faturalarını büyükşehir belediyemiz ödeyecek, mayıs ayında fatura almayacağız vatandaşımızdan. Ayrıca kayıp kaçak bedellerimiz kadar vatandaşlarımızın faturalarında indirime gideceğiz. Yani kayıp kaçağın bedelini halkımız ödemeyecek” dedi. Sonrasında Yüksel, projelerini detaylı bir şekilde aktardı.