“KAZ DAĞLARI, BENİM BAŞIM GİBİ KEL OLDU!”

Aygun, CHP adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bütçesi üzerine konuştu. Aygun, Türkiye'nin deprem ülkesi olduğuna işaret ederek, “Naci Görür Hocamız, ülkemizdeki riskli şehirlerin tek tek isimlerini saydı. Depreme hazırlık için ne yaptığınızı merak ediyorum. Afet yasası çıkardınız, mülkiyet tartışması doğdu” dedi. Riskli alanların rezerv alanı olarak ilan edilme ve buraların planlanma yetkisinin iktidara verildiğine işaret eden Aygun, vatandaşın endişelerini şöyle aktardı:

“İnsanların mülkiyet hakkını gasp etmeyeceğiniz konusunda sizden burada söz istiyorum. Buradan 81 milyona güvence vermenizi bekliyoruz. Çünkü deprem ve afetle mücadele gerekçesiyle kentlerin kıymetli yerlerine göz dikildiği endişesi hâkim. Bari afet ve deprem konusunda rant hesabı yapmadığınızı bu yüce Meclis’e ve vatandaşlarımıza açıklayın.”

“ÜLKEYİ TALANİSTAN’A ÇEVİRDİNİZ!”

BM Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) iklim değişikliğine ve sera gazı emisyonlarına karşı ekosistemi korumak için ağaçlandırmayı önerdiğini anlatan Aygun, “FAO ekosistem diyor, siz rant sistemi diye bağırıyor, haykırıyor ve her yeri ranta açıyorsunuz. Toprağı değil talanı esas almışsınız. Ülkemizi Talanistan’a çevirdiniz. Ülkeyi madencilere talan ettirdiniz” diye tepki gösterdi.

Aygun, Kanadalı altın madeni şirketi Alamos Gold’un Kaz Dağları'nın Balaban ve Kiraz mevkiinde 46 bin 650 ağacı keseceğini taahhüt ettiğini, ancak buna uymadığını vurgulayarak, “Ne yazık ki Kaz Dağları neredeyse benim kafam gibi kele döndü. Kaz Dağları'na vurduğunuz hançerle 350 bine yakın ağacı katlettiniz. Siz ağaç katili bir iktidar olarak tarihe geçeceksiniz” dedi.

ZEYTİN AĞAÇLARI GİTTİ, ZEYTİNYAĞININ LİTRESİ 500 LİRA OLDU!

AKP’nin bu yıl da Akbelen'deki köylüleri dinlemeyip oradaki ağaçları talan ettiğini anlatan Aygun, şu eleştirileri yaptı: “Dört yıl kömür çıkaracaksınız ama yaklaşık yüz yıllık ağaçları talan ediyorsunuz. Bakınız, zeytin ağaçlarını kestiniz, bugünlerde zeytinyağının litre fiyatı 500 liraya yaklaştı Sayın Bakan, bundan haberiniz var mı? Sizler geceleri rahat uyuyabilirsiniz ama biz uyuyamıyoruz. Vicdanlarınızın sesini de mi duymuyorsunuz!”