Reklamı Geç
çetintaş ticaret
Tekirdağ
09 Mayıs, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    31.98
  • EURO
    34.67
  • ALTIN
    2225.8
  • BIST
    9111.5
  • BTC
    65855.908$

ÖDÜLLÜ YAZAR, TSD ORGANİZASYONUNDA ÇERKEZKÖYLÜLERLE BULUŞTU

ÖDÜLLÜ YAZAR, TSD ORGANİZASYONUNDA ÇERKEZKÖYLÜLERLE BULUŞTU
Ödüllü Yazar ve Senarist Gökçe Nas Oğuzlar, Türkiye Sakatlar Derneği Çerkezköy Şubesi ve Parla Motivasyon Eğitim ve Kamp Organizasyonu aracılığıyla, ilçedeki okuyucularıyla buluştu. Gerçekleştirilen organizasyonda geleceğe dair motivasyon söyleşisi de gerçekleştiren Oğuzlar, elde edilen geliri deprem felaketi yaşayan engellilere bağışladı.

Ödüllü Yazar ve Senarist Gökçe Nas Oğuzlar, Çerkezköy Sakatlar Derneği ve Parla Motivasyon Eğitim ve Kamp Organizasyonu aracılığı ile düzenlenen kahvaltı organizasyonunda ilçedeki okuyucularıyla buluştu. Ödüllü Yazar ve Senarist Gökçe Nas Oğuzlar'ın konuk olduğu programda ‘Geleceğe Dair Motivasyon’ Söyleşisi ve Kitap İmza günü gerçekleştirildi. Çerkezköy’deki hayırseverler ve kitapseverlerin buluştuğu organizasyonda bir konuşma gerçekleştiren Oğuzlar, kendisini tanıtmasının ardından şunları söyledi, “Peki neydi benim farkım? İşim mi? Yoksa azmim mi? Belki azim diyeceksiniz, azim de vardı. Kabul ediyorum. Ama farklı olmamın başka bir nedeni de vardı. O nedeni biraz sonra duyacaksınız. Sizlerin deyişiyle Yazar-Senarist Gökçe Naz’ı karşınıza çıkarmak kolay mıydı? Elbette ki değil. Benim en büyük farkım dezavantajlı bir fark, doğuştan kalça çıkıklığı nedeniyle bedensel yürüme engelli oluşum. Kimse bundan sonra söyleyeceklerimi tahmin bile edemez. Hatta bu durumu annemden başka kimse bilemez. Bu yüzden çocukluğum öfkeli ve asabi geçti. Neticede hayatın her alanında mücadele edecek kişi olmak birazcık öfkeli, kırgın, kızgın yapmaz mıydı, yormaz mıydı insanı? Rahatsızlığım doğuştan olsa da annem sayesinde durumu şimdiye kadar zorluk derecesini biraz daha azaltılmış şekilde atlatsam da, çocukluk aklı düşüncesiyle bir yerlerde yarım kalmışlık, bebeklikten itibaren olan ameliyatların zorlukları, insanın çocuk yaşında kendisi ile yaşıt çocukların sokakta oynadığını görmesi. Çocuksun işte, istiyorsun ben de onlar gibi oynayayım diye!” şeklinde konuştu.

"HER SORUN KATLANARAK DEVAM EDİYOR"

Konuşmasına şu sözlerle devam eden Oğuzlar; “Bu konuda toplum biraz daha bilinçli olmaya çalışıyor. Yeni yeni engellinin de bir birey olduğunun farkında. Ama benim çocukluk ve ergenlik yıllarımda engeli ne olursa olsun benim durumumda olan insanlara toplumun bir bakış açısı vardı. Afedersiniz ama burada şu deyimi kullanacağım. Öküzün trene baktığı gibi ya da insanların başka dünyadan gelmişiz gibi bakışları. Sen nasıl insansan ben de insanım. Senin nasıl hakların varsa benim de her konuda var. Sadece toplumun ve üçüncü kişilerin bakış açısı değil, en can yakan nedir bilir misiniz? En yakınlarının bakış açıları. Size karşı olumlu, olumsuz yaklaşımları. Sizin karakterinize, hayattaki yönünüze etki ediyor. Bütün bunların yanında bir de şu var. Düşünsenize adına gelecek kaygısı demeye gerek var mı? O zaten kenarda ayrıca bir yerde dursun. Hayatın her alanında sizlere yaşamak için mücadele var demiştim. Kendini, çevrene, en yakın arkadaşlarına kanıtlamak için verdiğin mücadele apayrı. Öfkemi kontrol edebilmem ilkokul ikinci sınıfında günlüğüme yazdığım tek bir cümleyle başladı. Hayat çok zor. Yaşadıkların kolay değil. Belli ki hiçbir şartta ve durumda kolay olmayacak. Ama ben nefes alabilmek adına kendi hayatımın yolunu bulmalıyım. Başkalarının hayatlarında yardımcı karakter olmam mümkün. Bu durum yaşadığım sürece olacaktır. Bunun önüne geçemem. Çünkü her koşulda bana inanan tek bir insan var. Annem. Onun da benim için hayatın her alanında yaptığı mücadele başlı başına ayrı bir konu. Kendine bile inanmıyorken, insanlar senin canını yakmak için senin kim olduğunu hatırlatıyorken, senin sadece kendin için değil, sana her koşulda sonuç ne olursa olsun, ister başarılı, ister başarısız, sonuçta hayatın sana ne getireceği, ne götüreceği belli değil, sana inanan kişi için yapmak zorundasın. Eee ne yapmalıyım? Ne yaptım biliyor musunuz? Dezavantajı avantaja geçirmenin yollarını aradım. Pes etmedim. Yorulmadım mı? Fazlasıyla. Yara almadım mı? Kanaya kanaya. Her alanda kendimi kanıtlamak, benim de toplumda bir birey olduğumu göstermem gerekiyordu. İşte buydu benim farkım. Başarılı her insan gibi. Sizin düşüncenize göre şu anda sizin sormak istediğiniz soru bence şudur: ‘Başarılı insanların benden farkı var mı? Ya da bende fazlalığı? Ya da benden üstünlüğü, yoksa zekaları mı? Ne yaptılar da bugün alanlarında ilerliyorlar. Ben de ne yapmak istiyorum. Ben de bu soruları 17 yaşımda kendime sordum. Bir taraftan da 17 yaşımdaki her sorun katlanarak devam ediyor. O zaten cepte. Bir taraftan 17 yaşında senin ne yeteneğin var. Bul bakalım düşüncesi. O zamanlar TV kanalında izlediğim bir dizi vardı. Bu dizinin senaryosunu yazan senarist aynı zamanda dizide karakter olarak rol almış ama görünmeden bilgisayar karşısında kelimelerle not aldı. Ama kelimeleri öyle güzel ifade ediyordu ki ve hayatı benim hayatımla ortak gibiydi. Her Salı günleri onu çok farklı ve özenle izlerdim. Ama bu süreçte üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Bir seyrettiğimde ‘Acaba ben de onun gibi yapabilir miyim’ dedim. Olur mu ki? Bu günleri hiç unutamam” dedi.

“İYİ Kİ YAPMIŞIM”

Şu sözlerle konuşmasını sonlandıran Oğuzlar; “Gerçek hayattaki o sıkıntılardan uzaklaşmak için yazmaya başladım. Fark ettim ki, yazarken rahatlıyorum. Orası başka bir dünya. Eğitimlerini aldıktan sonra kelimelerle başka dünyalara kapılar açabileceğimi gördüm. Bir farklılık yoktu. Sadece başarmak için ve en iyisini oluşturabilmek adına mutluyken, üzgünken, hastayken, ailen ya da tanıdıkların piknik gibi aktiviteler yapıyorken sen yine yapıyorsun. Ama duygularını kontrollü bir şekilde. Burada kendine sorman gereken soru: ‘Ben gerçekten ne istiyorum?’ Yapacağınız hedefi belirleyin. O hedefe ulaşmak için çalışın. Sizlerin de hiçbir insandan farkınız olmadığını göreceksiniz. Başardıkça kendinize olan güveniniz yenilenecektir. Kimse siz inanmıyorken bile en başta kendinize inanın. Ben bunu üniversite ikinci sınıfta yaptım. Geç oldu ama olmuştu sonunda. Şimdi kendime ve yaptığım her projeye inanırım. Ve diyorum ki, iyi ki ben bu mesleklerle ilgili çalışma yapmışım ve yapıyorum” ifadelerine yer verdi.

DEPREMZEDE ENGELLİLER İÇİN KULLANILACAK

Oğuzlar’ın konuşmasının ardından imza günü yapıldı. Etkinlikte elde edilen gelirin Kahramanmaraş’ta yaşayan deprem bölgesindeki engelli vatandaşların akülü araba ihtiyacının karşılanması için kullanılacağı kaydedildi. Etkinliğe Türkiye Sakatlar Derneği Çerkezköy Şube Başkanı Gülnur Kocaçınar, hayırseverler ve çok sayıda kitapsever katıldı.

 

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!