Reklamı Geç
MSM SANİYELİ
OPTİMED TEMMUZ
Tekirdağ
08 Aralık, 2025, Pazartesi
  • DOLAR
    42.56
  • EURO
    49.68
  • ALTIN
    5768.2
  • BIST
    11.007
  • BTC
    91399.067$

PROF. DR. YENİTERZİ: “TASAVVUFTA HOŞGÖRÜ TAHAMMÜL DEĞİL, EDEPTİR”

PROF. DR. YENİTERZİ: “TASAVVUFTA HOŞGÖRÜ TAHAMMÜL DEĞİL, EDEPTİR”
Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Müdür Yardımcısı ve Tasavvuf Kültürü ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Emine Yeniterzi, Mevlana Haftası kapsamında yaptığı değerlendirmede tasavvuftaki hoşgörü anlayışını günümüz dünyasındaki bakışla karşılaştırdı. Yeniterzi, modern çağda hoşgörünün çoğu zaman “tahammül” olarak algılandığını ancak tasavvufta bu kavramın çok daha derin bir anlam taşıdığını vurguladı.

Prof. Dr. Yeniterzi, hoşgörünün tasavvuf geleneğinde bir edep meselesi olduğunu belirterek, “Günümüzde hoşgörü, her şeyi anlayışla karşılamak üzerinden tahammül gibi tanımlansa da tasavvufta bu bir edeptir. Bu, Allah’ın rahmet sıfatının ve Halim isminin kulda tecelli etmesidir” dedi.

“EMPATİ KURAMAYAN HOŞGÖRÜLÜ OLAMAZ”

Hoşgörünün temelinde empati olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yeniterzi, “Kişi kendisi için istediğini başkası için istemedikçe gerçek anlamda hoşgörülü olamaz. Herkes hata yapabilir ama kendimize nasıl davranılmasını istiyorsak başkalarına da öyle davranmak zorundayız” diye konuştu.

Türk İslam kültüründeki “Yaratılanı hoş gör Yaradan’dan ötürü” anlayışının hoşgörüyü beslediğini ifade eden Yeniterzi, Kur’an ayetleri ve hadislerle desteklenen bir bakışın insanları eşitlik ve birlik bilinciyle davranmaya yönelttiğini söyledi.

“AFFETMENİN MÜKÂFATI VAR”

Kişiye direkt zarar veren davranışlarda bile hoşgörünün olgun bir karakterin göstergesi olduğunu belirten Yeniterzi, Nahl Suresi’ndeki “Sabrederseniz bu sizin için daha hayırlıdır” ayetine dikkat çekerek affedenlerin Allah tarafından sevildiğini ifade etti.

Tasavvuf edebinde kimsenin kusurunun araştırılmadığını, Settar ismine uygun olarak kusurların örtülmesi gerektiğini hatırlatan Yeniterzi, derviş hırkasının bile bu anlayışın sembolü olduğunu kaydetti.

KİBİR, ÖFKE VE ÖNYARGI HOŞGÖRÜNÜN DÜŞMANI

Hoşgörünün kolay olmadığını, özellikle öfke anında insanların hoşgörüden en uzak hale geldiğini vurgulayan Yeniterzi, “Öfkelendiğinde akıl baştan gider. Hoşgörü, duyguları dizginlemekle mümkündür” dedi. Önyargının da acele ve bilgisizlikten kaynaklandığını, insanların birbirini anlamasını engellediğini ifade etti.

TASAVVUFUN ÖZÜ: SEVGİ

Hoşgörünün kaynağında sevginin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Yeniterzi, tasavvufun insanın iç dünyasını arındıran bir yol olduğunu söyledi. Sevginin kötü huyları iyileştirdiğini aktaran Yeniterzi, Mevlana ve Yunus Emre’nin öğretilerinin bugün hâlâ bir rehber niteliğinde olduğunu ifade etti.

“MODERN ÇAĞ İNSANI YORGUN, BU YORGUNLUK HOŞGÖRÜYÜ EROZYONA UĞRATIYOR”

Hız, haz ve sürekli uyarılma haliyle yaşayan çağımız insanının empati ve sabır kapasitesinin zayıfladığını belirten Yeniterzi, sosyal medyanın anlık tepkileri beslediğini, bunun da hoşgörüyü gölgelediğini ifade etti.

Bu ortamda tasavvufun adeta bir “manevi şifa kaynağı” haline geldiğini söyleyen Yeniterzi, “Tasavvuf, insanın iç dengesini onaran, yorgun ruhları sakinleştiren bir kaynak. Hoşgörüyü yeniden hatırlamak hem bireysel huzurun hem de toplumsal barışın anahtarı olabilir” dedi.

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!