TÜRKİYE İNGİLİZCE YETERLİLİĞİNDE 71’İNCİ SIRAYA GERİLEDİ

EF Education First tarafından 2,2 milyon kişinin verileriyle hazırlanan endeks, küresel ölçekte İngilizce yeterliliğinin 2020’den bu yana neredeyse durduğunu, Türkiye’nin ise bu yıl da “düşük yeterlilik” kategorisinde kaldığını ortaya koydu.

KONUŞMA VE YAZMA BECERİLERİ YAPAY ZEKA İLE ÖLÇÜLDÜ

Bu yıl ilk kez katılımcıların konuşma ve yazma becerileri de özel yapay zekâ teknolojisiyle değerlendirildi. Böylece İngilizce yeterliliği yalnızca okuma ve dinleme üzerinden değil, üretken beceriler üzerinden de ölçülmüş oldu. Verilere göre dünya genelinde okuma en güçlü beceri olarak öne çıkarken üretken İngilizce becerileri birçok ülkede belirgin biçimde düşük.

HOLLANDA ARAŞTIRMADA YİNE LİDER

Endekste Hollanda bu yıl da birinci sıradaki yerini korudu. Onu Hırvatistan ve Avusturya izledi. Almanya ise önemli bir sıçrama yaparak dördüncü sıraya yükseldi. Veriler, birçok ülkede 25 yaş altı yetişkinlerin daha ileri yaştakilere göre daha düşük skor aldığını da gösterdi.

EN YÜKSEK PUAN MARMARA’DA, ŞEHİRLERİN LİDERİ İZMİR

Türkiye’de en yüksek İngilizce yeterlilik puanı Marmara Bölgesi’nde ölçüldü. Şehirler sıralamasında ise İzmir 515 puanla ilk sıraya yerleşerek geçen yılın lideri Antalya’yı geride bıraktı. Ankara, başkentler sıralamasında “orta yeterlilik” kategorisinde yer aldı.

Türkiye’de 26-30 yaş grubu 501 puanla en iyi performansı gösterdi. Ülke genelinde en güçlü beceri okuma olurken, en zayıf beceri konuşma oldu. Özellikle 40 yaş üzerindeki yetişkinlerde konuşma ve yazma becerilerinde belirgin bir düşüş tespit edildi.

YAPAY ZEKÂ DESTEKLİ DİL ÖĞRENİMİ YENİ DÖNEMİN HABERCİSİ

Araştırmada, yapay zekânın dil öğrenimine etkisine de geniş yer verildi. AI destekli konuşma tanıma ve kişiselleştirilmiş öğrenme yollarının, özellikle konuşma pratiği alanında önemli bir boşluğu doldurduğu belirtildi. Rapora göre gelecekte İngilizce yeterliliği ile yapay zekâ okuryazarlığının birleşimi, iş dünyasında kritik bir avantaj sağlayacak.

“İNGİLİZCE EĞİTİMİNDE SEFERBERLİK ŞART”

EF Education First Türkiye Ülke Müdürü Özüm Sekmen, sonuçlara ilişkin değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:

“2025 araştırması, dünyanın birçok bölgesinde İngilizce yeterliliğinin durağanlaştığını, bazı ülkelerde ise gerilediğini gösteriyor. Türkiye de bu eğilimin dışında değil. Küresel ekonomiye entegre olmanın, yapay zekâ çağında rekabet edebilmenin yolu güçlü İngilizce becerilerinden geçiyor. Eğitimde ortak bir vizyon geliştirildiği takdirde Türkiye’nin küresel arenada çok daha üst sıralarda yer alacağına inanıyoruz.”