BİR VİRÜS GİRDİ HAYATIMIZA
11 Mayıs 2021, Salı 13:51Bir virüs girdi hayatımıza…
Bütün alışılmış ve kabullenilmiş dünya düzenlerini yıktı geçti.
Küreselleşme denen sömürüyü tek hamlede yere serdi.
Milimetrik sınır sapmaları yüzünden savaş başlatan,
Asırlar boyu kana doymayan insanlara asıl hakimiyet kimde?
Kıyılan canların sahibi kim hatırlattı?
Bir virüs girdi hayatımıza…
Küsmenin,
Kızmanın,
Kırılmanın ne kadar anlamsız olduğunu adeta omuzlarımızdan tutup
‘kendine gel hayat bak çok kısa’ diye sarsarak bize yeniden hatırlattı.
En sevdiğimiz insanlara,
En sevdiğimiz eşyalara,
En sevdiğimiz yemeklere,
En sevdiğimiz mekanlara,
Uzak kalabileceğimizi gösterdi.
Bir virüs girdi hayatımıza…
Bizim olduğunu iddia ettiğimiz bedenimizin bile hakiminin rabbimiz olduğunu hatırlattı
Bu kadarız işte.
Gücümüzün yettiği yer buraya kadar.
Kaf dağına kadar uzanır zannettiğimiz egomuzun sınırı bu kadar.
Hiç ölmezmişiz gibi.
Ölüm bizi bulmaz gibi taptığımız hayatlarımız, konforumuz bu kadar
Edindiğimiz statüler,
Para, mal, mülk
Övündüğümüz evlatlarımız
Güzelliğimiz, yakışıklılığımız bu kadar
Hepsi ölüm kadar
Bi anın ne kadar değerli olduğunu
Yarınların çok geç olacağını
Bugünün önemli olduğunu
Güzel yaşamanın değerini
Sağlığın, elimizde olan nimetlere şükretmenin önemini
Görmüş olduk
Unutur muyuz?
Unuturuz…
***
Yakın zaman da virüs gerçeği ile tanıştım ben de
Vakti gelmişti bizde nasibimizi yaşadık
“Rabbim düşmanıma bile yaşatmasın” diye güzel bir söz var
Aynen öyle…
Dayanılmaz ağrılar,
İlaçlar,
Geçmeyen halsizlik,
Uyku nöbetleri,
Uyanamaz mı insan?
Uyanamıyor halsizlikten
Bazen kaç saat uyuduğumu bile unuttum
Öyle uzundu ki
En fenası koku ve tat kaybı
Açsınız ama ağzınıza aldığınız yiyecek midenizi bulandırıyor, yutamıyorsunuz
Çok sevdiğim çayı içemedim
Ne büyük güzellikmiş koku ve tat almak
Geçti şükür atlattık
On gün boyunca neredeyse her gün farklı hissediyorsunuz
Anlık iyi hissetmeler var sadece
Bi an iyi bi an kötü
Hastalık geziyor adeta vücudunuzda
Duygu karmaşası en çokta
‘İyileşemeyeceğim’ dedim çok zaman
***
Annen yoksa, kimsen yok…
“Annemin öldüğünü teyzemden bir tabak daha patates kızartması istemeye utanınca anladım”
Demişti yazar.
İçimizi sızlatan
Hiçbir doktorun tedavisi, bir annenin “öpeyim de geçsin”
“dur sana bi okuyayım” sözleri kadar tesirli değildir
Büyümeye başladığımız yer annemizin karnı
Hiç büyümediğimiz yer ise annemizin kalbiymiş
Anne olunca çok daha iyi anladım
Ve telefonunuzda arama da annen yazıyorsa ve hala bu şekilde açıyorsanız çok şanslısınız
Kıymetini bilin
“Ana yüreği” diye bir deyim var ve bize çok şey anlatır aslında
Kadınlar sadece çocuk doğurup, büyütmezler!
Doğurdukları, yetiştirdikleri çocuklar aracılığı ile tüm insanlığı da şekillendirirler
Kadın öğrenirse öğretir
Annelik yürek işidir bir de
Çocuk doğurduğu halde anne olamayan kadınlar olduğu gibi
Doğurmadığı çocuğa annelik yapan kadınlar da var
Doğurmuş,
Doğuramamış,
Doğurmamış,
Doğurduğunu bağrına basamamış
Doğurmadığını bile bağrına basmış
Kendi anne olan
Anne olmayı isteyen
Anne olmayı bekleyen
Vicdanı anne olan
Ruhu anne olan bütün kocaman yürekli kadınlarımıza selam olsun
Geçmez deme can…
Zaman oysa ne kısa bak
Dün geçti
Bu gün de geçecek
Görsen toprağın altını
Ay da geçer
Yıl da geçer
Bir nefestir insan
Can da geçer
Ölmüşlerimize rahmetle
Unutursun için yana yan
Unutursun ölüm sana bana
Zaman basıp kanayan yarana
Unutursun
Bu zor günleri bir an önce ardımızda bırakıp unutmak dileğimle…
Selam ve dua ile
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum