ÖLDÜRMEYİ Mİ SEVİYORUZ? YOKSA YAŞATMAYI MI?

Bilmiyorum siz de fark ediyor musunuz; hem sanal oyun oynayanların sayısı gitgide artıyor hem de oyunların çoğunluğu hep öldürme üzerine.

***

Yani yaşatmaya dair ‘oyun’ yok; hep ‘öldürme’ odaklı oyunlar…

***

Durum böyle olunca insanlar ve özellikle çocukların bilinçaltına sürekli ‘öldürme’ işleniyor.

***

Geçtiğimiz günlerde oyun oynayan iki çocuğa önce oynadıkları oyunların ismini sordum.

Sonra da, oyunda asıl amacı sordum; “Amaç öldürmek” şeklinde cevap aldım.

Peki ya yaşatmaya dair bir şey yok mu, şeklinde sordum; “O da var” dediler.

Ee niye hiç yaşatmak için oynamıyorsunuz dediğimde de, “Öyle hiç zevkli olmuyor” şeklinde cevap aldım.

***

Yaşatmanın yanında öldürmenin daha zevkli kılındığı bir sanal dünya…

Özellikle çocukların sanal dünyadan çıkıp gerçek dünyaya döndüğü zamanki ruh halini tahmin edebiliyor musunuz?

***

Belki de gerçek dünyada; evde, okulda, sokakta yüzüne baktığı insanları oyundaki karakterler olarak algılıyordur veya hayal ediyordur.

Olamaz mı?

Oyundaki bir görevi, “Acaba gerçekte böyle olsa nasıl yapabilirim” şeklinde düşünmüyor mudur?

***

Bu söylediklerimin mutlaka psikolojik terimleri ve tanımları vardır. Bir psikiyatr olmadığım için ancak yüzeysel olarak anlatmaya çalışıyorum.

 ***

Teknoloji çağında çocukları teknolojiden uzak tutmak pek akıllıca olmadığı için çocukları teknolojinin zararlı yönlerine esir etmek de pek akıllıca olmadığını düşünüyorum.

Özellikle ebeveynlerin, bilgisayar veya telefon başında oyun oynayan çocuklar için kendilerinin oyun seçimi yapmaları daha sağlıklı olacaktır.

***

Sadece tüketicisi olduğumuz teknoloji doğru ve yararlı bir şekilde kullanmayı da bilmiyoruz.

Nasıl sağlıksız ve düzensiz beslenme sonucu obez olunuyorsa, sağlıksız ve düzensiz teknoloji kullanımı da insanları teknoloji obezi yapıyor vaziyette.

***

Çocukları bir kenara bırakırsak, yetişkin bireyler de teknolojiyi nasıl kullanacağını bilmiyor. Zaten asıl mesele de burada başlıyor.

Teknolojiyi kullanmayı bilmeyen yetişkinler, çocuklara teknolojiyi nasıl kullanacağını anlatamaz.

Çözümü sadece yasaklamakta bulabiliyor. Yasakçı zihniyet ise her zaman gayri meşru yollara teşvik etmenin önünü açmaktan başka bir şeye yaramaz.

***

Yani teknoloji okur yazarlığı olan bir birey, çocuğuna teknolojiyi yasak etmenin yerine doğru bir şekilde kullanmasına vesile olur. Yasaklayıp çocuğunun gizlice ne tür oyunlar oynadığını bilmemektense, denetimli bir şekilde ne oynadığını, ne işlerle meşgul olduğunu bilmek daha doğru bir yol olarak duruyor.

***

Bunun için üstümüze düşen görev, önce kendimizi sorgulamamızdır. Teknolojiyi doğru kullanıp kullanmadığımıza bakmamız gerekiyor. Önce kendimize bakacağız, sonra ders vermeye kalkışacağız.

***

Konuyu fazla uzatmadan, öldürme odaklı oyunları oynama isteğinden çok yaşatma odaklı oyunları oynama isteğinin daha çok olması dileğiyle…