BEYİNLERİN ÇARPIŞMASI

Uluslararası eğitim değerlendirme testi PISA'da Türkiye’nin en son aldığı sonuçları biliyorsunuzdur.

Bilmiyorsanız şu bilgiyi kısaca buraya bırakıyorum:

72 ülkede 15 yaşındaki 540 bin öğrenci arasında yapılan testin sonuçlarında Türkiye okuduğunu anlamada 50. sırada yer alırken matematikte 49, fende ise 52. olmuştu. Yanlış okumadınız, 72 ülke arasında…

*

Durum bu iken, en güçlü ekonominin, bilim ve teknolojinin nasıl gerçekleşeceğini bilmiyorum.

Gelecek bilimde.

Gelecekte söz sahibi olmak isteyenler bilime yönelmeli.

Bilime yönelmek için kaliteli bir eğitim verilmeli.

Kaliteli bir eğitimin verilmesi sadece okullarla sağlanamaz, iş ailede başlar.

Bunun için ailelerin de eğitimli olması gerekiyor.

Sonra okullar…

Okullarda ikili eğitimin kalkması lazım.

Eğitimli öğretmenlere ihtiyacımız var.

Ezberlediği bilgileri çocuklara ezberleten öğretmenlerden ziyade çocukların zihnini açan, yorum yapmayı öğreten, hayal etmeyi öğreten öğretmenlere ihtiyacımız var.

*

Durum bu!

Ama gerçekten insanlarımıza futbol maçı ve dizi izlemek daha hoş geliyor.

Bakın kimse maç veya dizi izlemeyin demiyor ki?

İzleyin ama kıvamında bırakın. Maçı izledikten sonra özetini, özetini izledikten sonra tartışmalı pozisyonları tekrar tekrar izledikten sonra evde, işte, sokakta her yerde konuşmaya devam etmek…

Ya da

Diziyi izlemek, sonra bir daha özetini izlemek, bu da yetmezmiş gibi dizi hakkında inceleme yazıları veya videoları okumak yukarıda değindiğim uluslararası eğitim değerlendirme testinde neden kötü olduğumuzu gösteriyor.

*

Çocuklara, ‘kitap oku’ diyorsanız önce kendiniz okumalısınız.

Çocuğunuzu odasına gönderip kendiniz televizyon karşısında oturursanız maalesef iyi bir sonuç alamazsınız.

Çocuğunuzun kitap okuması ne kadar gerekliyse sizin de o kadar gereklidir. Çünkü hayat devam ediyor ve siz de bu toplumu teslim eden milyonlarca insandan birsinizi.

Peki ya çocuğunuza sakız çiğneyerek, “Oğlum sakız çiğnemek çok zararlı ve tehlikelidir. Sakın çiğnememelisin haaa!” demek ne kadar mantıklı?

*

İyi bir çocuk yetiştirmek istiyorsanız, önce kendiniz iyi olmalısınız. Başaramadıklarınızı çocuğunuza yaptırmaya çalışırsanız, çocuğunuzun da başarısızlığına zemin hazırlarsınız.

Hem sizin yapmak istedikleriniz veya olmak istediğiniz şeyler geçmişte kaldı.

Artık yeni bir dünya var.

Akıl var.

Beyin var.

Bilim var.

*

Ameliyatları gerçekleştirecek yapay zekalı robotlar üretiliyor.

Savaşlara katılacak robotlar üretiliyor.

Marsa araç bırakılıyor.

Bilim gelişiyor.

Teknoloji değişiyor.

Sanayi bambaşka bir boyut alıyor.

Ama bizim gündemimiz Acun ve Şeyma.

*

‘Karanlıklar nasıl çıkar aydınlığa’ dizesinin öncesini biliyorsunuzdur.

Bunun için yapılsın, yapılsın, yapılsın, yapılsın

Veya yapsınlar, yapsınlar, yapsınlar

ya da ‘adamlar yapıyor yahu’ demek yerine az da olsun beynimizi kullanmamız gerekmiyor mu artık?