TEMİZ SİYASET; HEMEN!
12 Aralık 2025, Cuma 15:36Siyasetçilerin oy kazanmak uğruna sergiledikleri riyakârlıklar, siyaset sahnesinde oynanan oyunlar, seçilmişlerin transferleri, sadece hamasetten ibaret içeriksiz kürsü konuşmaları, siyaseti kayıkçı kavgası haline getirmiştir. Hepsinin üstüne; Halk kuru soğana muhtaç yaşarken siyaset rantından haksız ve akıl almaz zenginleşmeler tüy dikmiştir. Bu durum; halkın siyasetçilere güvenini azaltmasının ötesinde, yok etmeye başlamıştır. O kadar ki siyasetçiler için “bugün söylediğinin yarın tersini söyler” sözü artık; ”şimdi bunu söylüyor, bir saat’ a kalmaz tersini söyler ” haline dönüşmüştür. Bu davranışları sergileyen siyasiler hiç durup düşünmeden aynı davranışlara devam ettiklerine göre ya bindikleri dalı kestiklerinin farkında değiller veya öyle davranıyorlar. Bu ortamda iç cephede birliğin sağlanabilmesi, Halkın sorunlarının çözüleceğine inanması artık oldukça zor olacaktır.
CHP kurultayından bir gün önce eski genel başkanının açıklaması siyaset ve siyasetçilerin geldiği noktayı göstermesi açısından çok ilginç oldu. K.K “” Hesap vermek her bir CHP'linin namus borcudur. Her siyasi parti ve her siyasetçi savrulabilir, geri durabilir, rüşvet ve yolsuzluk sarmalına bulaşabilir ve hatta ihanet zincirine de tutunabilir. Ama Cumhuriyet Halk Partisi rüşvetlerle, yolsuzluklarla ve rüşvet çarkının müteahhitleri ile anılamaz, bunlarla bir araya gelemez. Derhal arınmalı ve yoluna devam etmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi aziz milletimizi ahlaki uyanışa davet eden bir parti olmalıdır.”” Dedi.
Açıklamada katıldığım bazı cümleler olsa da; söyleyen bendeki kredisini tükettiği için dikkate almadım. Çünkü ne kendisi aday olarak delegenin karşısına çıkabildi, ne de ekibinden birini aday çıkarabildi. Normal olan; eleştirilerini delege önünde yaparak parti için doğru gördüğü yol haritasına delegelerin desteğini araması değil miydi? Değilse kurultaydan bir gün önce bu çıkışı neden yaptı? CHP yönetimi de kendisine seçmenlerin beklediği ve hak ettiği cevabı veremedi. Neden acaba?
K.K eleştirdiğim “KALIBININ ADAMI(4, 5, 6) başlıklı yazılar dizi halinde gazetemizde yayımlandı. Hatırlamak İsteyen okurlara linke giderek yazıları okumalarını öneririm. Çünkü: Bana göre CHP henüz kamuoyuna yansımayan gelişmelere gebe. Kurultaya rağmen yerine oturmayan taşlar var. Bu noktada okurları sıkmak, yormamak için şimdilik yazı dizisinin (4) bölümünden bir alıntı ile konuyu bugünlük kapatmak istiyorum. “”partinin görevden uzaklaştırılarak tutuklu yargılanan, belediye başkanları ve bürokratlar için yaptığı mitingleri desteklemediğini, bunlara son verilmesi gerekir dediğini de aktardılar. Kılıçdaroğlu’ nun kini kime ve nedendir. Kuru soğana muhtaç hale getirilmiş bir Halkın kurtuluş umudunu elinden almak nasıl bir duygu ve düşüncedir. Böyle bir intikam hırsı olabilir mi?””(Kaynak Linki = https://www.cerkezkoyekspres.com/makale/kalibinin-adami-4-605)
Kurultay günlerinde E. İmamoğlu siyasetin halkın güvenini kazanabilmesi için yapılması gerekenler konusunda benim de yazılarımda savunduğum ve sık olarak dile getirdiğim bir öneride bulundu. Temiz siyaset çağrısı olarak şu açıklamayı yaptı: “Bu suçlamalar bana yapışmaz. 35 yıllık bütün mal varlığımın hesabını vermeye hazırım. Alnım ak, başım dik. Milletin hakkı, devletin güvenliği için bu temizliği yapabilecek iradeleri varsa Meclis’ten bir günde yasayı geçirelim ve siyaseti hep birlikte temizleyelim. Talimatı versinler, MASAK ve BDDK bütün siyasetçi ve bürokratların üçüncü derece akrabalarına kadar mal varlıklarını araştırsın. Röntgeni çekelim, artık bu siyaseti iyileştirelim. “
Burada E. İmamoğlu’ndan farklı düşündüğüm bir noktaya değinmeden geçersem yazım eksik kalacak, o da şudur: Temiz siyaset için sadece siyasetçi ve bürokratların mal beyanı vermesi daha önce denendiği ve görüldüğü gibi yeterli olmuyor. Temiz siyaset isteniyorsa; 2003 yılında haklı bir gerekçe gösterilmeden yürürlükten kaldırılan “Mali Milat Ve Nereden Buldun” yasası gecikmeden, tekrar yürürlüğe konmalıdır. Halkın artık siyasetten kaynaklı yolsuzluklara dayanacak gücü kalmadı. Mali Milat ve Nereden buldun yasasıyla birlikte Siyasi Etik Yasası ve Ceza kanununda gerekli kanuni düzenlemeler yapılarak yolsuzluklarla çok sert mücadele edilmelidir. Temiz siyaset için; Hemen!
E. İmamoğlu’nun açıklamasını 21 Mayıs 2024 tarihinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Halk buluşması programında belediye başkan adaylarına mal beyanı konusunda verdiği talimat ile birlikte değerlendirirsek amaca daha uygun hale de gelebilir. Özel, "Tüm CHP'li belediye başkanları mal varlığını belediyenin kapısına asacaklar. Her sene bunu düzenli asacaklar. Belediye başkanlığı yapıp zenginleşmeyeceğiz!.. Vatandaşlarımız da bu konunun takipçisi olmalı” demişti. Çok takdir ettiğim bir açıklama olmuştu. Üzerinden 1,5 yılı aşan bir süre geçti açıklamadaki talimata uyan bir CHP li Belediye Başkanı ben duymadım ve görmedim. Duyan veya gören varsa lütfen yazsın, okurlarla paylaşalım, temiz siyaset için Halkın beklentisine ve takdirlerine tercüman olalım.
Şu an aklıma geldi; okurlar işe önce kendi evimizin önünü süpürmekten başlanmasına ne der acaba? O halde TBB Başkanı ve Çerkezköy Belediye başkanına bir çağrı yapalım. CHP genel başkanı Özgür ÖZEL delegenin güvenini aldı ve tekrar genel başkan seçildi. Aksi bir beyanını da duymadığımıza göre: Sayın Belediye Başkanları genel başkanın talimatını neden yerine getirmediler, getirmiyorlar? Neden?
Ayrıca, yol arkadaşları CHP li İBB Başkanı Sayın Ekrem İMAMOĞLU nun çağrısını da yukarıda yazdım. Çağrıya uyarak kendisine destek vermek adına kamu görevlerine başladıkları gün kanun gereği verilen mal beyanı ile bu günkü mal beyanını, oy vererek kendilerini başkan seçen hemşerileri ile paylaşmak istemezler mi? Böylece aynı zamanda genel başkanın talimatını da yerine getirmiş olurlar. Dolayısıyla isterler, mutlaka isterler. Hatta onlara bu imkânı yarattığım için teşekkür bile ederler. Temiz siyaset için bir kıvılcım yakmış olalım arkadan Başkanlardan belki İtfaiye binasıyla ilgili soruların cevabı gelir. Yine belki vekilken çalışmadan alınan iki aylık maaşın iadesi konusuna cevap gelir. Kim bilir?
Önemli Not: Mal beyanı tarihi önemlidir: Mal beyanının seçilmiş olarak kamu görevine başlandığı tarihle bugün arasını kapsayacak şekilde olması gerekir. E.İ ’nun çağrısı gibi üçüncü derece akrabaları kapsamasına gerek yok, sadece bakmakla yükümlü olan kişileri kapsamasını yeterli kabul ederiz.
Bu günkü yazımı Nazım HİKMET in “Yaşamaya Dair” şiirinden yaptığım alıntı ile bitiriyorum.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.




Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.
Facebook Yorum