YOLCU

Olaylar karşısında kendinizi sorgularken çok dikkat edin. Ne düşündüğünüzden daha çok nasıl hissettiğiniz önemli...

Yaşanılan anlarda kendinizi sezinlemeniz zor fakat olaylar yatıştıktan sonra yalnız kalıp düşünmeniz, olayın bütününü ele almanız ve kendinizi dahi dışarıdan bir göz ile incelemeniz başka bir olayda tutumlarınıza dikkat etmenize fayda sağlar.

Her olay hayatımıza bir tecrübe katar ve yaşanılarak edinilen tecrübeler akılda kalıcı olur.

Dövünmek, sitem yerine bakış açınızı değiştirip; anlamaya çalışırsanız vücudunuza zarar vermediğiniz gibi ruhunuzu da büyük bir hasardan kurtarmış olursunuz.

Düşüncelerimizin gücü tartışmasız kaderimizi değiştirir…

Yaşanılan olumsuz bir olaydan sonra; kendinize olan saygınız zedelenmiş ise, dilinizde söylemeyeceğiniz kelimeler yer etmişse, sesiniz yükselmiş ve artık kendiniz dahil kimseyi duyamıyorsanız durmanın tam vaktidir. 

Her ne kadar suçluluk psikolojisi ile sesimiz yükselse de çoğu zaman yaşanılan anlarda anlaşılmamakta ses tonumuzun ivmesini yukarılara taşımaktadır.

Anlaşılmak, aynı dili konuşmak, empati kurmak, saygılı olmak karşılıklı olması gereken kavramlardır. Karşılığı olmayan her duygu sizi uçurumun kenarında nöbete mahkûm eder.

Karşınızdaki kişinin sıfatı hayatınızda ne olursa olsun; tavırları sizi yoruyor ve bu durum artık sıkça tekrara düşüyorsa lütfen uzak kalın…

Saygı görmediğiniz birini hayatınızda tutmaktansa yalnızlığın en güzel esiri olmak en mantıklı seçimdir.

Sevmek; tek kelime yazılsa da içerisinde birçok duygu ve davranış biçimini bulundurur. Sevginin olduğu yerde üzülmeniz için sebepler karşınıza çıkmaz. 

Önce kendinizi sevmekle başlayın ve hayır demekten korkmayın. 

Yolcu olarak geçtiğimiz bu dünya serüveninde yanınızda fazla kişiye değil gerçek kişilere ihtiyacınız var. Yolun değil, yolcunun nasıl hissettirdiğine dikkat edin.