Reklamı Geç
çetintaş ticaret
Tekirdağ
29 Nisan, 2024, Pazartesi
  • DOLAR
    31.98
  • EURO
    34.67
  • ALTIN
    2225.8
  • BIST
    9111.5
  • BTC
    65855.908$

ÇERKEZKÖY DEVLET HASTANESİ’NİN ‘ACİLİ’ İÇLER ACISI

04 Mart 2019, Pazartesi 15:14

Geçtiğimiz Pazar gününün akşamı, rahatsızlanan arkadaşımla beraber Çerkezköy Devlet Hastanesi’nin Acil Servisi’ne gittik. Böylece ben ilk defa Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne gittim.

Gittik gitmesine de, hastaneye mi gittik yoksa başka bir yere mi gittik anlam veremedim.

***

Beyaz duvarları kirden kararmış ve bir daha temizlemeye lüzum görülmemiş,

Mermerleri yerinde oynayan,

Tuvaletlerin kapısı açılmadan çok affederseniz sidik kokusunun yüzünüze çarptığı,

Bazı işlerin yarım yamalak yapıldığı,

Hastaların iki tane ekran başında saatlerce ayakta beklediği,

Hasta olmasanız dahi psikolojik olarak kendinizi hasta hissettiğiniz,

Adı ‘acil’ ama çok ‘ağırdan’ bir hizmetin sunulduğu bir yerden bahsediyorum; burası Çerkezköy Devlet Hastanesi’nin Acil Servisi.

***

Gün içinde yani mesai saatleri içinde Çerkezköy Devlet Hastanesi’ne gitmeye ve diğer poliklinikleri görmeye fırsatım olmadı daha. Ama herhalde Acil Servis’te gördüklerim yeterliydi sanırım. Zaten diğer bölümlerin güllük gülistanlık olmasını beklemiyorum ama diyelim ki öyle; ama Acil Servis’in o halini hiçbir bölümün güllük gülistanlık hali saklayamaz, örtbas edemez.

***

Acil Servis’teki yoğunluk ise işin cabası. Yüzlerce kişinin sıra beklediği o iki ekranın başında, gerçekten aciliyeti olanların sayısı tam bir muamma. Gün içinde veya bir sonraki gün halledilmesi muhtemel olan o rahatsızlıklar, ertelenerek veya acele edilerek gece vaktine atılmış, acil değil ama acil süsü verilmiş rahatsızlıklar. Bu kısım, vatandaşın bilinçsizliği, vurdumduymazlığını ortaya koyuyor… Gerçekten aciliyeti olan hastaların saatlerce kıvranmasına neden olmaktan başka bir şey yapmıyorlar…

***

Anlayacağınız hizmet veren kurumlar arasında en hijyenik olması gereken kurum, hijyenikten nasibini almamış durumda.

Bu hijyensizliğin, kirliliğin ilk sebebi tabii ki hastalar; sonra da hastane yönetimidir. 2016 yılında hizmet vermeye başlamış bir hastane bence ‘yeni’ hastanedir. Ama yeni olmaktan ziyade sanki çok eski bir hastane görüntüsü mevcut. İkinci sınıf işçilik sonucu kırık dökük yerler, yerinde oynayan mermerler gibi sayısını çoğaltabileceğimiz örneklerle dolu.

***

Bir önceki gün, ‘Tekirdağ Sağlık Üssü’ olacak şeklinde manşetle çıktık. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Tekirdağ’a yaptığı ziyaret ve incelemeler esnasında yaptığı açıklamada, Tekirdağ’ın genelinde var olan hastaneler ile beraber Balkanlar’daki ülkelere de hizmet veren bir sağlık üssü olacağını belirtmişti.

Tekirdağ’daki devlet ve özel hastanelerinin sayısıyla bu mümkün olabilir. Rakamsal olarak düşünürsek her şey basit; ama işlevsel olarak düşünürsek ve yukarıda bahsettiğim örneği hatırlayacaksanız bu biraz zor.

Bunun için hastane yönetimlerinin ‘bir zahmet’ çıkıp hastanenin içini gezmeleri gerekiyor. Doktorların her gün yürüdüğü koridorlarda biraz daha dikkatli ve gözlerini açarak yürümelerini tavsiye ediyorum. Böylelikle benim bahsettiğim durumu kendileri de fark edeceklerdir.

 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum