İLKESİZLİK VE ‘ASANSÖR’ MEVZUSU

Son günlerde Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan’ın istediklerini alamamaları nedeniyle CHP’den istifa ederek başka partilerden aday olan isimler için yazdığı yazılara rastlıyorum.

Bu durumla ilgili tam olarak şöyle diyor Hakan:

“İlkesizliktir, bir... Dava şuuruna sahip olmamaktır, iki... Koltuk sevdalısı olmaktır, üç... Sadakatsizliktir, dört... Anında satış yapmaya bayağı bir yatkınlıktır, beş... “Ben yoksam yıkılsın her şey” anlayışına sahip olmaktır, altı... Kendini düşünmektir, yedi... Kendini önemsemektir, sekiz... Kendini hep koltuğa layık görmektir, dokuz... “Koltuksuz yaşayamam” diye bağırmaktır, on...

Niye uzatıyorum ki!

Kısacası ayıptır yahu ayıptır!”

***

Bir diğer yazısında da şöyle sıralıyor:

“Bencilsin aga... Kabul et bunu!

- Koltukçunun tekisin işte... Uzatma!

- İhtiras tramvayına binmişsin, inmek bilmiyorsun... Razı gel!

- İstikametsizsin ve davasızsın... Kes palavrayı!

- İtimat telkin etmiyorsun... Biliyorsun değil mi?

- Bugün onları sattın, yarın bunları satarsın... Satışçısın yani!

- Sadakatsizsin... Aldatmaya meyillisin yani!

- İlke, ülkü, ideal falan... Sende zırnık yok!

- Utanma, arlanma, yüz kızarması falan... Nanay oğlu nanay!

- Sadece ve sadece kişisel kariyerinin peşindesin... Tantana yapma!

- Ayıp ettiğinin farkında bile değilsin... O derece yani!”

***

Tam da benim içimden mırıldandığım sözler. Bu sözler size de birilerini hatırlattı mı?

***

Son günlerde Çerkezköy’de bir asansör mevzusu almış başını gidiyor.

Cumhur İttifakı Adayı Süleyman Kozuva, Millet İttifakı Adayı Vahap Akay’ın belediye binasında sadece belediye başkanının kullandığı asansör yaptığını söylüyor ve eleştiriyor.

*

Akay şöyle cevap veriyor: “Asansörüm varmış. Konuştuklarına bak konuştuklarına! Siz orada 10 yıl oturdunuz, teslim ettiğinizde altta bir karış lağım olan bir pislik, tuvalet darmadağın, su basmış bir belediye vardı. Bin o asansöre in eksi 1’e; nikah salonu, konferans salonu, çok amaçlı salon, meclis salonu grup odaları ile modern bir alan oldu var mı haberin?  Aslan yattığı yerden belli olur. Makam odası ve belediye binasına 10 yıl çivi çakmadınız çay içmeye geldin gördün ne durumda olduğunu. Nisandan sonra yine gel hem çay ısmarlayayım hem de gezdireyim seni!”

*

Kozuva da en son bu asansör mevzusuna şöyle cevap vermiş: “Kişiye özel asansör olamaz. Göreve geldiğimde ilk iş o asansörü kaldıracağım.”

*

Burada kafama takılan iki soru oldu:

Bir, aslan yattığı yerden belli oluyorsa; CHP niye ‘AK Saray’ olarak niteledikleri Cumhurbaşkanlığı Külliyesini eleştirdi ve halen eleştirmeye de devam ediyor!

*

İki, AK Partili belediyelerde sadece belediye başkanının ve gelen protokol üyelerini taşıyan asansör örnekleri var. “Kişiye özel asansör olmaz” diyen Kozuva da bu duruma ne diyecek?

Ve bakalım bu asansör mevzusu daha nereye kadar gidecek?